2 Eylül 2013 Pazartesi

Now You See Me


Kimisi büyük, kalburüstü isimlerin oluşturduğu önemli bir kadrosu var Now You See Me'nin. Son dönemde izlediğim yeni filmler için sıkça kullandığım bir cümle bu, çünkü zaman içerisinde ana akım sinema zorlu bir dönemece girdi ve dolayısıyla artık kesin yatırımlar yapma derdindeler, bunu sağlayan en güvenli yollardan biri de tanıdık yüzlerden geçiyor. Film, bir grup illüzyonistin gösterileri sırasında yaptığı soygunlarla peşlerine taktıkları FBI ve bir Interpol ajanı tarafından kovalanması etrafında dönüyor diyebiliriz. Tabi söz konusu Mélanie Laurent olunca bir Interpol ajanı diye basitçe geçmek şahsen canımı sıkıyor, sonuçta o é'yi klavyede bulma sebebimdi zamanında kendisinin varlığından haberdar olduğumda, ama yapacak bir şey yok.


 Daha fazla cıvımadan devam edecek olursam, o dikkat çekici oyuncu kadrosuna kör göze parmak şeklinde illüzyonistlerle ekliyor gizem ögesini film; yani en bilindik formülleri göstere göstere kullanıyor. Orijinal hikayenin yazarlarından biri olan Edward Ricout haricinde, hikayenin diğer yazarı Boaz Yakin ve Ed Solomon zaten gişe/popcorn sinemasıyla gayet yakın ilişki içerisindeki isimler. Yönetmen de dahil olmak üzere bu isimler önceki tecrübelerinden farklı olarak filmi, belli bir özdeşleştirme peşinde koşmadan tüm karakterleriyle birlikte ilerletmeye çalışıyorlar ve kısmen de başarılı oldukları söylenebilir. Gidişatın gayet açık olması ve bu sebeple filmin sonunun henüz hikayenin yarısında belli olması; hikayede sıklıkla tekrarlanan mottomsu ifadenin filmin bizzat kendisine uygulanmasıyla netleşişi sebebiyle gizem üzerine kurulmaya çalışılmış bir film için göz ardı edilebilir. Sonrasında filmden geriye ne kaldığı tartışmalı olur elbette fakat hali hazırda eğlencelik bir filmin eğlencesini de kaçıran film izlerken ona buna takılan benim gibi izleyiciler olur. Yine de bir ancak diyerek filmin daha akılcı/akıllı olması gerektiğini söylemeden edemiyorum.

Tüm eksik ve problemlerine rağmen Now You See Me, son yıllarda gittikçe zorlanan ve bu sebeple uçanlı kaçanlı süper kahramanlara takılan Hollywood'da büyük stüdyoların peşinden gitmesi gereken bir film. Suç sinemasının oturaklı filmlerini artık beklemiyorum elbette, o furya bitti gibi; dolayısıyla bir sinemasever olarak stüdyoların en azından böyle seyirliklere yönelmesinin daha doğru olacağını düşünüyorum. Çünkü Scorsese'nin yeni filmi The Wolf of the Wall Street'e DiCaprio'nun öylesine sıkıca tutunup "bir daha böyle filmler yapma şansı bulamayabiliriz." demesi bir şeylerin kesinlikle yanlış gidiyor olduğunun göstergesi. Ve bu durumun okunuşu bağımsızlar değer kazanıyor şeklinde de olamaz bence, çünkü bağımsızlar zaten hep en değerli olandı. Artık sadece daha yeni ve taze şeyler isteyenler bağımsıza yöneliyor ve rağbet biraz daha artıyor diye bir şeyler değişmiyor; bir şeyler kötü gidiyor olduğu için rağbet kayıyor. Kısacası Now You See Me, özlediğim Hollywood seyirlik sinemasına yakışan yeni filmlerden biri, ve büyük stüdyoların çizgi romanları sömürmektense biraz da bu çizgiye tutunup devam ettirmesini umuyorum. Now You See Me'nin izleyiciler tarafından böylesine abartılmış olması da bu şahsi kanaatimi destekleyor bence, çünkü filmin bu kadar beğeni toplamış olması filmin kendisinden ziyade mevcut seyirlik filmler ve eğlence sinemasının durumuyla alakalı. 

sevgi, saygı ve o tarz bilumum duygularla:;,

0 tepki:

Yorum Gönder


 
Sayfa Üst Görseli Marek Okon'un TOWERS OF GURBANIA isimli illüstrasyonudur.

Sinemaskot © 2008. Müşkülpesent # Umut Mert Gürses