Kazananlar her yerde olsa da belirtmeli, şuradan kazananlara ulaşılabilinir. Geceyi Tommy Lee Jones'u güldürmeyi kendine görev edindiğini söyleyerek açan Seth Macfarlane, son iki seneki sunuculardan daha iyi bir iş çıkardı. Zaten iki sene önce Anne Hathaway'in yanında korkuluk gibi duran James Franco aklımdan çıkmadığı sürece, her sunucuya "iyidir, iyidir" diyeceğim sanırım artık. Yoksa, Hollywood'un politik doğruculuğuna uygun olarak bir yandan bu gibi gecelerde çok dikkat edilen "kontrollü esprilerle" alay eder gibi yaparken bir yandan da tam kontrollü ve özelliği olmayan bir tören sundu Macfarlane. Törenin bu tarafını bir kenara bırakırsak gecenin benim için iki sürprizi vardı: Ang Lee'nin Oscar'ı ve Lincoln'ün bir kenara bırakılmış olması. Bunlar haricinde hemen hemen her şey tahminlere uygundu. Django Unchained beklentilerimin altında kalan bir filmdi ama Tarantino'nun ödül alması da güzel oldu, bir de Jessica Chastain'i elinde heykelciğiyle sevinirken görseydim iyi olurdu ama, o da başka zamana artık. Wreck-It Ralph de tahmin ettiğim üzere madalyasını kazanamadı ama Ralph'i zaten bu yüzden sevmemiş miydik? Yalnız hiçbir şey değil de Michelle Obama En İyi Film ödülünü açıklayınca nedense aklıma Türkiye'de düzenlenen her uluslararası organizasyonda olanlar geldi. Hayır bir de tenis organizasyonunda bakanın plaket takdim etmesini garip karşılamayan ülkenin vatandaşları, ödülü de Argo alınca bunu bir yerlere bağlıyor da bağlıyor ya, o da işin ayrı bir boyutu. Hani, nerden baksan tutarsız, nerden baksan ahmakça.
Neredeyse her Oscar ve ödül muhabbetinde, ödüller ve insanların reaksiyonları üzerine kendimi bir şeyler söylemek zorunda hissediyorum. Ama bu sene bunun yerine Oscar'lardan hemen bir gün önce düzenlenen ve Bir Zamanlar Anadolu'da'nın da En İyi Uluslararası Film adayları arasında olduğu Independent Spirit Awards'da komedyen/oyuncu Andy Samberg'ün Hollywood ve Oscar'lara "siktir git" deyip aynı anda sinemanın iki farklı yakasıyla da dalga geçmeyi başarmış olmasına tutunacağım. Oscar töreninin tümünden daha keyifli Independent Spirit'in şu bir buçuk dakikalık bölümü açıkçası, dünden beri dönüp dönüp tekrar izliyorum.
sevgi, saygı ve o tarz bilumum duygularla:;,
0 tepki:
Yorum Gönder